27 Ekim 2012 Cumartesi

Biz küçükken...


Biz küçükken çok büyüktük. Mesela kollarımızı bir açardık, dünyayı kucaklardık. Güzeldik biz küçükken.

Kaşlarımızı almayı bilmezdik, makyaj çok büyüklerin işiydi sevmezdik. Arkadaşlarımızla beraber bir gece uyuyabilirsek eğer velinimetti ...bizim için, lükstü, zenginlikti. Ailelerimiz en az beş kez arardı eve beş dakika geç kaldığımızda. Otobüsteyim bile diyemezdik, otobüsle bir yere gidemezdik.

Otobüs lükstü, zenginlikti. Koşa koşa eve varana dek nefes almazdık ve nerdesin sen sorusunu duymadan cevabı verirdik.

Biz bir gülerdik küçükken, kalbimiz kahkahalar atardı. Biz küçükken öğretmenimiz en yakın arkadaşımızla sıralarımızı ayırmasın diye, teneffüse kadar konuşmazdık. Not yazardık birbirlerimize. Biz diyorum küçükken bizdik böyle bayağı bir kalabalıktık. Yani biz diyebileceğim kadar çok. Biz küçükken bir büyüktük ki böyle kollarımızı açsak sığmazdı eni boyu.

Sonra mı? Büyüdük. Kollarımızı açtığımızda bir kişiyi bile sığdıramayacak hale geldik. Küçülene kadar büyüdük, çok büyüdük yani. Biz olamadık bir daha. Sen, ben olduk. Büyüklük lüks değildi, zenginlik değildi. Koşa koşa büyüdük. Büyürken ne de çok küçüldük.

* Nâzım Hikmet Ran *

2 yorum:

  1. Bişiler yazmadan edemedim..okumamıştım bu yazısını,Nazım Hikmet'in.Sayende gözüme çarpıp okuduğum için de Allah razı olsun senden.
    Evet! Öyle büyümüşüz ki,özümüz,yüreğimiz küçük kalmış.Yazıyı okurken,o küçük kalan yüreğime doğru yola çıktım ve her cümlesinde ona doğru koştum sanki.Ama dedim ya,küçük kalmış diye..aslında ne kadar yakın sansak da,bir o kadar uzakmışız,gidemedim o saflığa..

    YanıtlaSil
  2. Evet bende aynı ruh haline girmiştim, eski günlerim geldi aklıma üstüme ne giydiğimin umrumda olmadığı, çikolata yesem mutlu olduğum,bisiklete binmenin büyük bir adım olduğu o anlara gitmiştim, bir o kadar uzak ama bir o kadar da yakınız bence, umutsuz olmayalım :)

    YanıtlaSil